Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Deprem Teknolojileri ve Jeofizik Akademik Zirvesi Erzincan’da

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) ev sahipliğinde, “1. Mühendislik Sismolojisi

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) ev sahipliğinde, “1. Mühendislik Sismolojisi ve Kent Jeofiziği Sempozyumu” düzenlendi. EBYÜ Deprem Teknolojileri Enstitüsü’nde gerçekleştirilen sempozyum, deprem teknolojileri ve kent jeofiziği alanındaki güncel çalışmaların paylaşılmasını ve akademik iş birliklerinin güçlendirilmesini amaçladı.

Sempozyum; EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük ve Prof. Dr. Çağrı Çırak, üniversite Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Cihat Özgenel, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü, T.C. Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler ve Afet Politikaları Kurulu Üyesi, üniversitelerden akademisyenler, TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası temsilcileri, Erzincan AFAD İl Müdürlüğü yetkilileri ve çok sayıda öğrenci katılım gösterdi.

Sempozyum, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış programıyla başladı. Etkinlik, deprem mühendisliği, kent jeofiziği ve afet yönetimi konularında bilgi paylaşımı ve deneyim aktarımını sağlayacak oturumlarla devam etti. Katılımcılar, sempozyum süresince deprem ve jeofizik alanındaki güncel araştırmalar, uygulamalar ve teknolojik gelişmeler hakkında sunumlar yapma imkânı buldu.

EBYÜ ev sahipliğinde düzenlenen sempozyum, hem akademik hem de uygulamalı anlamda şehirlerin deprem riskine karşı geliştireceği stratejilere katkı sunmayı hedefliyor.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Sempozyum Kurul Başkanı Doç. Dr. Eren Pamuk, “Ülkemiz, dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinde yer almaktadır. 1939 Erzincan, 1999 Gölcük, 2020 Elâzığ ve 2023 Kahramanmaraş depremleri bizlere bu gerçeği acı bir şekilde hatırlatmıştır. Depremleri durduramayız; ancak bilim, mühendislik ve bilinçle etkilerini azaltabiliriz. Yerel yapı–zemin etkileşimi ve sahaya özgü analizler, güvenli şehirler inşa etmenin temelidir.” dedi. Ayrıca bu sempozyum dolayısıyla genç bilim insanlarını desteklemekten ve akademi, kamu, özel sektör iş birliklerini güçlendirmekten büyük mutluluk duyduğunu ifade etti. Sempozyumda emeği geçen tüm araştırmacılara teşekkür ederek konuşmalarına son verdi.

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Serdar Kart ise yaptığı konuşmada, disiplinler arası iş birliğinin önemine vurgu yaparak afet risklerinin azaltılmasında büyük önem taşıdığını ifade etti.  Kart, “Gelişen teknoloji sayesinde artık daha hızlı ve pratik çözümler üretebiliyor olmak Jeofizik bilimini, birçok alanda vazgeçilmez bir bilim dalı haline getiriyor.” diye ifade eden TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Serdar Kart ayrıca tüm mühendislik disiplinleriyle birlikte çalışmanın karşılaşılan sorunların çözümünde etkin rol oynayacağını belirtti. Son olarak bilimin ve teknolojinin ışığında, doğanın afete dönüşmediği bir gelecek diliyorum diyerek sempozyumun gerçekleştirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

Konuşmalarını yapmak üzere kürsüye gelen Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü ve T.C Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, “Jeofizik, depreme dirençli yapılar için birincil bir disiplindir. Afete dönüşen depremlerin üstesinden ancak bilimle gelebiliriz. Bu sempozyum, geleceğe dair umudumuzu yeşertmiştir.” dedi. Tarih boyunca depremle özdeşleşen bir şehir olan Erzincan’ın 1939 depremiyle hafızalarda derin izler bıraktığını ifade eden Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, EBYÜ Deprem Bilimleri Enstitünün kuruluşunun bu yönde atılmış çok değerli bir adım olduğunu vurguladı. Son olarak “Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinin misyon ve vizyonunu inceledim ve dilerim ki bir gün deprem yeniden bu bölgeyi ziyaret ettiğinde, Erzincan bunu bilimle ve hazırlıklı bir şekilde atlatacaktır. Deprem gerçeği tüm ülkemizin gerçeğidir. Bizler Erzincan’ı izliyoruz çünkü izleyemediğiniz şeyi bilemez, bilmediğiniz şeyi yönlendiremezsiniz. Bu sempozyumun, risk yönetimi, toplumsal direnç ve sürdürülebilir yaşam alanları hedeflerine katkı sağlayacağına inanıyorum.” dedi Konuşmasını, sempozyuma katkı sunan tüm bilim insanlarına ve emeği geçen herkese teşekkür ederek tamamladı.

Ardından konuşma yapan Deprem Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Şevket Özden, “Binlerce yıldır depremlerin yaşandığı bu coğrafyada, henüz üç yıllık bir enstitünün böylesine önemli bir sempozyuma ev sahipliği yapmasından dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Bu enstitünün amacı; akademisyenlerin bilgi ve deneyimlerini paylaşarak, mühendislik camiasının gelişimine katkı sağlamaktır. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Deprem Araştırma Enstitüsü olarak ülkemizdeki köklü üniversite ve enstitülerle ortak projeler geliştirerek bu genç yapıyı güçlendirmeye davet ediyorum.” dedi. Alınan sismik araçların sadece enstitümüz akademisyenlerine özel değil alanında çalışan tüm akademisyenlere açık olmasını istiyorum diyen Rektörümüz Prof. Dr. Akın Levent’e teşekkür ederek “Ben” değil, “biz” diyen bir anlayışla çalışan tüm hocalarımızı da tebrik ediyorum dedi. Prof. Dr. Şevket Özden, Erzincan ili genelinde, 2025 yılı sonuna kadar 10 adet sismik izleme istasyonu kurmak için yoğun bir çaba gösterdiklerini vurguladı. Böylece güçlü bir altyapı kurarak hem veri üretmeyi hem de bu verileri paylaşmayı hedeflediklerini de belirtti. Ayrıca genç öğrenciler yetiştirmek, hızlı sarsıntı haritaları oluşturmak ve mühendislik alanında disiplinler arası bir iş birliği sağlamak gibi ilkelerin Deprem Bilimleri Enstitüsünün en büyük önceliklerinden olduğunu ifade etti. Konuşmalarına “Sempozyumda gerçekleşen çalışmaların, mühendislik camiasının gelişimine ve ülkemizin afetlere karşı direncine önemli katkılar sunacağına inanıyor ve böylesine anlamlı bir sempozyumda emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorum.” diyerek son verdi.

Son olarak konuşma yapan Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, konuşmalarına “Öncelikle emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Erzincan’a hoş geldiniz, şeref verdiniz.” diyerek başladı. Rektör Levent, “Deprem temasını üniversitemizin temel misyonlarından biri olarak belirledik. Çünkü deprem denince akla Erzincan gelir ve biz bu gerçekle ancak çok çalışarak ve yine bilimle mücadele edebiliriz. Depremlerden tamamen kurtulmamız mümkün değil, ancak bilimsel çalışmalarla etkilerini azaltabiliriz. Biz de bu yönde çalışıyoruz.” dedi.

Deprem Teknolojileri Enstitüsünün henüz çok yeni bir enstitü olmasına rağmen kısa sürede dört önemli toplantıya imza attığını ifade eden Rektör Levent, “Üniversitelerin daha üst düzey araştırmalar yapabilmesi için disiplinler arası iş birliğinin güçlenmesi büyük önem taşıyor. Bu anlayışla, tüm paydaşlarımızla birlikte çalışmaya ve ülkemize bilimsel katkı sunmaya devam edeceğiz.” dedi. Konuşmasını, sempozyuma katkı sağlayan tüm katılımcılara teşekkür ederek sonlandırdı.

Konuşmaların ardından Prof. Dr. Hakan Karslı ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Şenkaya başkanlığında “6 Şubat Kahramanmaraş Depremleri Özel Oturumu” adlı sempozyumun açılışına geçildi. Sempozyum, çağrılı konuşmacılar Hiroaki Yamanaka, Towa Ono, Maryn Wenzel Andaya ve Selji Tsuno’nun “Long-Period Ground Motions and Stuctural Responses during the 2025 M6.2 Marmara Ereğlisi Earthquake” başlıklı oturumuyla devam etti. Sempozyum 23-24 Ekim tarihleri arasında bilimsel oturumlar ile devam edecek.