15 Temmuz’un 9. yılında Ankara’da düzenlenen “Demokrasiye Sahip Çıkmak: Sivil Direnişin Gücü” panelinde, siyaset, medya ve akademi temsilcileri demokrasiye sahip çıkmanın önemini vurgularken; 200 yerli ve yabancı gazeteci, darbe karşısındaki halk direnişinin küresel boyutunu gündeme taşıdı.
Ankara’da, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen “Demokrasiye Sahip Çıkmak: Sivil Direnişin Gücü” başlıklı panel, 15 Temmuz darbe girişiminin 9. yıl dönümünde önemli mesajlarla gerçekleşti. Moderatörlüğünü Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı AR-GE ve Proje Koordinatörü Doç. Dr. İsmail Çağlar’ın üstlendiği panele, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ, SETA Genel Koordinatörü Nebi Miş, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Başkanı Salih Tanrıkulu ve gazeteci Hande Fırat konuşmacı olarak katıldı. Programa, Türkiye’nin 81 ilinden 81 gazeteci ile 41 ülkeden 119 yabancı basın mensubu olmak üzere toplam 200 gazeteci iştirak etti. Erzincan’ı temsilen ise Erzincan Birlik Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Birol Ergin yer aldı.

15 TEMMUZ’UN ÇOK YÖNLÜ DEĞERLENDİRMESİ
Panelde konuşan Bekir Bozdağ, 15 Temmuz darbe girişiminin yalnızca tek bir açıdan ele alınmasının eksik olacağına vurgu yaptı. Türkiye’nin darbe geleneği olan bir ülke olduğunu ve geçmişte yaşanan darbelerde siyasi liderlerin ve kurumların 15 Temmuz’daki gibi bir irade ortaya koyamadığını belirten Bozdağ, “Bugüne kadar, 15 Temmuz ihanetinin ortaya çıktığı ana kadar, siyasal partilerin, hükümetlerin, cumhurbaşkanlarının ve Meclisimizin Sayın Cumhurbaşkanı’mızın ortaya koyduğu irade gibi bir irade koymadığını görüyoruz,” dedi. Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, gazeteci Hande Fırat aracılığıyla halkı meydanlara davet ederek darbecilere karşı durduğunu ve “Ben halkın gücünün üzerinde güç tanımıyorum” sözleriyle milleti birleştirdiğini hatırlattı.
Bozdağ, 15 Temmuz’u Kurtuluş Mücadelesi’ne benzeterek, “Her şeyi göze alan liderlerin arkasında yürüyen nice insanlar olur ve tüm hedeflerine ulaşır,” dedi. Türkiye’nin geçmişte darbelerle şekillenmiş bir tarihinin olduğunu vurgulayan Bozdağ, medyanın 15 Temmuz’daki rolüne de dikkat çekti: “Bütün kanalların hemen hemen tamamı yekvücut oldu, susturulamadılar. Çoğulculuğun hem fikir hem yayıncılık anlamında sigorta olduğuna inanıyorum.”
REFORM SÜRECİ VE KURUMSAL ADIMLAR
Bozdağ, 15 Temmuz sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde tarihi adımlar atıldığını ve Türkiye’nin benzer sorunları tekrar yaşamaması için reform dönemine girildiğini ifade etti. Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Başkanı Salih Tanrıkulu ise 15 Temmuz sonrası yürütülen çalışmalara değindi. Olağanüstü Hal (OHAL) sürecinde şeffaf bir iletişim politikası izlediklerini belirten Tanrıkulu, “FETÖ ile irtibatlı veya iltisaklı olduğu gerekçesiyle yapılan işlemler, hukuk devleti çerçevesinde idari komisyonlar tarafından tek tek incelenerek makul sürede sonuçlandırıldı,” dedi.
MEDYANIN VE GAZETECİLERİN ROLÜ
Gazeteci Hande Fırat, konuşmasında bir gazetecinin tarafsızlığına vurgu yaparken, bir insan, anne ve vatandaş olarak demokrasiden yana taraf olduğunu belirtti. FETÖ’nün bir cemaat veya yardım kuruluşu olmadığını, aksine bir istihbarat örgütü tarafından hazırlanmış terörist bir yapılanma olduğunu vurgulayan Fırat, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşma sürecini aktardı.
SETA Genel Koordinatörü Nebi Miş ise FETÖ’nün 15 Temmuz’da geçmiş darbelerin yöntemlerini kullanarak, terör yöntemleriyle işgal girişimi gerçekleştirdiğini ifade etti. Miş, “15 Temmuz sadece bir darbe girişimi değil, seçilmiş hükümeti yıkmak ve devleti ele geçirmek için 40 yıldan fazla süredir örgütlenen bir terör örgütünün işgal girişimidir,” dedi. Medyanın bu süreçte önemli bir sınav verdiğini de ekledi.
Panel, 15 Temmuz’un yalnızca Türkiye için değil, dünya demokrasi tarihi için de bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Türk halkının darbecilere karşı gösterdiği destansı direniş, demokrasiye olan bağlılığın ve milli iradenin gücünün bir sembolü olarak öne çıktı. Programa katılan 200 gazeteci, bu mesajı hem Türkiye hem de dünya kamuoyuna taşıma misyonunu üstlendi.