Anahtar Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sedat Yalçın, partisinin Erzurum temaslarının ardından Erzincan’a gelerek yerel basın temsilcileriyle bir araya geldi. Yalçın, “23 yıllık iktidarın ardından Türkiye, yeniden ortak akla ve liyakate dönmeli.” dedi.
Anahtar Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sedat Yalçın, Erzincan Güncel ve Erzincan Birlik Gazetelerini ziyaret etti. Ziyarette, Anahtar Partisi Erzincan İl Başkanı Ahmet Korkmaz ve parti teşkilatı da yer aldı.
Ziyaret sırasında Erzincan Birlik Gazetesi Tüzel Kişi Temsilcisi Suhabi Okumuş, Yalçın ve beraberindeki heyete nazik ziyaretlerinden ötürü teşekkür etti.
Erzincan Birlik Gazetesi’nde basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Sedat Yalçın, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi, ekonomik ve toplumsal tabloya ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Erzincan Birlik Gazetesi’ne konuk olan Anahtar Partisi Genel Başkanı Sedat Yalçın, partisinin Erzurum’daki programının ardından geldiği Erzincan’da gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin hem iç hem de dış politikada son derece hareketli bir süreçten geçtiğini belirten Yalçın, “23 yıllık bir iktidar döneminin ardından ülkemizin artık yeni bir siyasal akla, ortak karar kültürüne ve liyakat esaslı yönetime ihtiyacı var” dedi.
Yalçın, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’deki demokratik dengeleri bozduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanının partili olması milletin vicdanında kabul görmedi. Cumhurbaşkanı, herkesin cumhurbaşkanı olmalı. Ancak bu sistem, toplumu ‘bizden olanlar’ ve ‘diğerleri’ diye ikiye ayırdı. 50+1 sistemi, siyasi istikrarı sağlamak yerine, birbirine benzemeyen partilerin zorunlu ittifak kurduğu bir yapıya dönüştü.”
Yalçın, ayrıca kuvvetler ayrılığı ilkesinin zayıfladığını, yasama ve yargı organlarının denetim gücünün azaldığını vurguladı:
“Meclisin artık ne gensoru hakkı var ne de bütçe yapma yetkisi. Yargının bağımsızlığı da büyük ölçüde zedelendi. Denetim yoksa milletin hukukunu koruyamazsınız.”
Türkiye’de ekonomik dengenin bozulduğunu ve Marmara bölgesinin artık fiziki kapasitesinin sınırına geldiğini söyleyen Yalçın, yeni dönemde Anadolu’nun yeniden kalkınma merkezine dönmesi gerektiğini belirtti:
“İstanbul 8 milyonluk kapasiteyle 18 milyon kişiyi taşıyor. Bursa, Kocaeli, Sakarya gibi şehirler de artık tıkanma noktasında. Sanayiyi Anadolu’ya yaymazsak hem çevresel hem ekonomik kriz kaçınılmaz. Erzincan, coğrafi konumu ve lojistik potansiyeliyle bu dönüşümün merkezlerinden biri olabilir.”
Erzincan’ın hem tarım hem de turizm açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade eden Yalçın, bu alanlarda yeni üretim modelleri planladıklarını da aktardı.
Tarımsal üretimdeki verimliliğin düşmesinin nedenlerinden biri olarak miras yoluyla arazilerin bölünmesi ve örgütlenme eksikliğini gösteren Yalçın, Anahtar Partisi’nin geliştirdiği “Birlikte Üretim Modeli”ni anlattı:
“Çiftçilerimiz gönüllü olarak kooperatiflere üye olacak. Devlet tüm tarımsal destekleri bu kooperatifler üzerinden verecek. Mazot, tohum, gübre gibi girdiler toplu alımlarla ucuza sağlanacak. Üretim süreci kooperatif danışmanlarıyla birlikte yürütülecek. Ürüne alım garantisi verilecek. Ayrıca bu modelin arkasında bir ‘Kooperatif Bankası’ kurulacak.”
Bu sistemin hem üreticiyi koruyacağını hem de aracıların ortadan kalkmasıyla tarımda gerçek kazancın çiftçiye döneceğini ifade etti.
Erzincan’ın doğu-batı ulaşım hattı üzerinde merkezi bir noktada bulunduğunu hatırlatan Yalçın, ilin kuzey-güney bağlantılarının da güçlendirilmesiyle Trabzon–İskenderun hattının lojistik merkezine dönüşebileceğini belirtti.
“Erzincan’ın organize sanayi bölgesi bu dönüşüme çok uygun. Yeşil OSB’ler kurarak hem çevre dostu hem de dijital dönüşümle uyumlu üretim tesisleri planlıyoruz.”
Türkiye’deki genç nüfusun önemli bir kısmının işsizlik, umutsuzluk ve bağımlılık sorunlarıyla karşı karşıya olduğunu vurgulayan Yalçın, şu ifadeleri kullandı:
“4 milyon gencimiz ne eğitimde ne işte yer alıyor. 8 milyona yakın gencimiz sanal kumar bağımlılığıyla mücadele ediyor. Gençlere yeniden umut vermek zorundayız. Onlara bu ülkenin geleceğinde yer olduğunu göstereceğiz.”
Yabancı yatırımcının da yerli girişimcinin de Türkiye’de hukuki güven ortamı aradığını belirten Yalçın, “Yatırımcı, haksızlığa uğradığında adil bir yargıdan emin olmalı. Hukuk sistemine güven duyulmadıkça yatırım gelmez.” dedi.
Anahtar Partisi’nin bu güveni yeniden tesis edecek liyakatli, donanımlı kadrolara sahip olduğunu söyleyen Yalçın, “Bizim kadromuz, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu dönüşümü gerçekleştirecek bilgi birikimine sahip.” ifadelerini kullandı.
Programın sonunda Erzincanlılara seslenen Yalçın, şunları söyledi:
“Erzincan umudunu asla kaybetmemeli. Türkiye yeni fırsatların, yeni başlangıçların eşiğinde. Anahtar Partisi olarak bu büyük sorunlara çözüm üretme cesaretine sahibiz. Milletimiz, nitelikli kadrolarımıza güvenecektir.”